Haberler

Türkiye’de Sivil Toplum: Bir Değişim Süreci Başlıklı Yazı Yayımlandı

Orijinali Alliance Magazine’de yayımlanan ve Filiz Bikmen’in kaleme aldığı, Türkiye’de Sivil Toplum: Bir Değişim Süreci başlıklı yazı Türkçe olarak yayımlandı.

Türkiye’de Sivil Toplum: Bir Değişim Süreci

Araştırma, Türkiye’de sivil topluma ilişkin ilk uluslararası karşılaştırmalı ve geniş kapsamlı araştırma projesi olup, Türkiye’nin 70 milyona yaklaşan dinamik nüfusu, Avrupa Birliği üyeleği yolundaki ilerlemesi ve doğu-batı arasındaki konumu göz önüne alındığında sivil toplumun önemli bir değerlendirmesini içermektedir.

Projenin koordinasyonu TÜSEV ve CIVICUS ortaklığında yürütülmüş ve çok çeşitli veri toplama faaliyetlerinin Sivil Toplum Endeksi’nin dört boyutuna göre (yapı, ortam, değerler ve etki) sentez edilmiştir. Veri toplama faaliyetleri arasında 200’ü aşkın paydaşın katılımıyla gerçekleşen anket ve danışma toplantıları, medya tarama analizi çalışması, sivil toplumun kamu politikalarına etkisini ölçmeyi amaçlayan vaka analizleri ve 1999’dan günümüze mevcut ikincil verilerin taranıp toplanması yeralmıştır. Araştırma faaliyetlerinin sentezi Türkiye’de sivil toplumun son derece detaylı bir resminin sunulduğu 160 sayfalık ülke raporunu oluşturmuştur. Aşağıdaki Sivil Toplum Karosu tüm araştırma bulgularının görsel bir betimlemesi olup, sivil toplumun güçlü ve zayıf yönlerini 0 (zayıf) ile 3 (güçlü) arası bir skala üzerinde ifade etmektedir.

Türkiye’de sivil toplum hızla gelişmekte, ancak yaygınlık ve derinlik açısından sınırlı kalmaktadır. Ülkede sivil toplum kuruluşları ağırlıklı olarak dernek veya vakıf olarak tüzel kişilik kazanmakta, ancak her 100.000 vatandaşa, sadece 108 dernek ve 4.5 vakıf düşmektedir. Az sayıdaki bu kurumlara katılım da oldukça düşüktür: bireylerin %18’i bağış yapmakta, %7.8’inin bir derneğe üyeliği bulunmakta ve %1.5’i aktif olarak gönüllülük yapmaktadır.

2001’den bu güne, Türkiye’nin içinde bulunduğu demokratik reform süreci sivil toplumun işlevini sürdürdüğü ortamı eskiye göre çok daha elverişli kılmış, devlet-sivil toplum ilişkilerinin çok daha teşvik edici olmasını sağlamıştır. Ancak araştırma bulguları bu reformların her zaman uygulamaya yansımadığına ve sivil toplum kuruluşlarının (özellikle hak ve özgürlükler alanında çalışan) ağır devlet denetimi ve müdehalellerine maruz kaldığını göstermiştir.

Diğer taraftan, araştırma bulguları son derece aktif, hızla gelişen ve fırsatlara açık bir sivil toplum sektörüne ve başarılı girişimlere işaret etmektedir. STK’lar politika oluşum süreçlerine katılmak için büyük istek göstermektedir. Aynı zamanda özeleştiride bulunabilmekte, hesapverebilirlik ve şeffaflık, kamuoyunda farkındalık yaratma ve vatandaş katılımını artırma alanlarında eksiklikleri olduğunu bildirmektedirler.

Filiz Bikmen
Sivil Toplum Endeksi Projesi Direktörü, Ülke Raporu Ortak Yazarı ve Editörü